Aşık Olduğunuzu Fark Ettiğiniz An
    • Popüler
    • Tarihe Göre
    Vidiom
    Bu başlığa vidio eklemek için telefonundaki dio uygulamasından giriş yap!
      yodainwonderland
      eski sevgilinin hikayesi bu: arkadasiz daha o zaman hikayede gecen sahisla ama dostuma durmadan anlatiyorum onu, sunlari konustuk, soyle de iyi, nasil da zeki, boyle de mukemmel biri diye. bir gun dostum 'sen ona asik olmussun' dedi, dusundum haftalarca asik miyim acaba diye. sonra 'yok yok hayranlik' seninki dedi dost, dusundum yine hayranlik mi yoksa diye. cok bilgili, egleniyorum, mutluyum yaninda ama ne hissettigimi gercekten bilmiyorum; cok kafa dengi ve guzel zaman demek benim icin. haftalar gecti tabi dostum bu defa yine 'asiksin ona' dedi. ben de ikincide kabullendim artik asik oldugumu. bir sure sonra 'bu heyecan sadece senin icin' demez mi, 'yok dedim ben asigim galiba'. neyse boyle biz aylar boyunca ne hissetigimi tartisadurduk. en sonunda asik olduguma dair anlasabildik. benim duygumda karar kildiktan sonra bu defa da aylar boyunca o ne hissediyor, arkadas olarak mi goruyor sadece, seviyor mu diye tartismalar yuruttuk ki daha bizim muhabbetler surerken bahsi gecen kisi beklenmedik bir zamanda beni sevdigini soyleyip bizim onun hakkindaki tartismalarimizi bitirdi. sonra sevdik, sevildik. daha sonra da ayrildik. mutlu bitmeyen hikayelerden. dur ne diyecektim ben.. tamam, duygularinizi tartisma konusu yapmayin, hemen bir ad vermeye de calismayin, bazen bazi seylerin adi yoktur, yanlis ve eksik isimlerle berbat etmeyin guzellikleri, yasayin iste, hayat kisa.
        kania_
        Oldukta noldu gerisi hüsran :'(
          tsukyomi
          Hep vardı ona düşüklüğüm de, o 9 Mayıs yok mu, Rusya'nın Zafer Bayramı hani, orada tamamen düştü Berlin işte. O jilet gibi üniformalar üstüne tam oturmuş, mavi beresi gözleriyle, bereden göz kırpan kısa sarı saçları güneşle paralel, elindeki eldivenlerden ayağındaki çizmelere kadar her şeyiyle o kadar mükemmeldi ki. Eh, karakterine, hayata karşı duruşuna, bana olan sadakatine zaten aşıktım, son füzeyi de o gün yedim. O otoparktaki tanklar (muhtemelen T-90) şahittir komple teslim oluşuma. Hayatımda çektiğim ilk, tek ve son beyaz bayraktır, çok güzel kaybettim bu savaşı. İyi ki de kaybettim ❤️
            pinkypie
            midende kelebekler uçuştuğunu hissedip, çeşitli aşamalardan sonra kramplar girdiğini duyumsayarak tamamlanan bir süreç, can dündar şöyle der; .. evinin seni içine sığdıramayacak kadar dar olduğunu farkdeceksin... sokağa fırlayacaksın... sokaklar da dar gelecek... tıpkı vücudunun yüreğine dar geldiği gibi... ne denizin mavisi açacak içini, ne pırıl pırıl gökyüzü... kendini taşıyamayacak kadar çok büyüyecek, bir yandan da kaybolacak kadar küçüleceksin... birileri sana bir şeyler anlatacak durmadan... "yasamak güzel." "bos ver, her şey unutulur." sen hiçbirini duymayacaksın... gözyaşlarından etrafı göremez hale geleceksin... ondan ölmesini isteyecek kadar nefret edecek, az sonra kollarında ölmek isteyecek kadar çok seveceksin... hep ondan bahsetmek isteyeceksin... "ölüme çare bulundu" ya da "yarın kıyamet kopacakmış" deseler başını kaldırıp ne dedin?" diye sormayacaksın... yalnız kalmak isteyeceksin... hem de kalabalıkların arasında kaybolmak... ikisi de yetmeyecek... geçmişi düşüneceksin... neredeyse dakika dakika... ama kötüleri atlayarak... onunla geçtiğin yerlerden geçmek isteyeceksin... gittiğin yerlere gitmek... bu sana hiç iyi gelmeyecek... ama bile bile yapacaksın... biri sana içindeki acıyı söküp atabileceğini söylese, kaçacaksın... aslında kurtulmak istediğin halde, o acıyı yasamak için direneceksin... hayatinin geri kalanını onu düşünerek geçirmek isteyeceksin. aksini iddia edenlerden nefret edeceksin... herkesi ona benzetip... kimseyi onun yerine koyamayacaksın... hiçbir şey oyalamayacak seni... ilaçlara sığınacaksın... birkaç saat kafanı bulandıran ama asla onu unutturmayan. sadece bir müddet buzlu camin arkasından seyrettiren... bütün şarkılar sizin için yazılmış gibi gelecek... boğazın düğümlenecek, dinleyemeyeceksin... uyumak zor, uyanmak kolay olacak... sabahı iple çekeceksin... bazen de "hiç güneş doğmasa" diyeceksin... ne geceler rahatlatacak seni ne gündüzler... belki çivi çiviyi söker diye can havliyle önüne çıkana sarılmak isteyeceksin nafile... düşüncesi bile tahammül edilmez gelecek... rüyalar göreceksin, gerçek olmasını istediğin... her sıçrayarak uyandığında onun adini söylediğini fark edeceksin... telefonun çalmasını bekleyeceksin... aramayacağını bile bile... her çaldığında yüreğin ağzına gelecek... ağlamaklı konuşacaksın arayanlarla... yüreğin burkulacak... canin yanacak... bir daha sevmemeye yemin edeceksin... hayata dair hiçbir şey yapmak gelmeyecek içinden... onun sesini bir kez daha duymak için yanıp tutuşacaksın... defalarca aradığı günlerin kıymetini bilmediğin için nefret edeceksin... yasadığın şehri terk etmek isteyeceksin... onunla hiçbir aninin olmadığı bir yerlere gidip yerleşmek... ama bir umut... onunla bir gün bir yerde karsılaşmak umudu... bu umut seni gitmekten alıkoyacak... gel gitler içinde yasayacaksın... buna yasamak denirse... razı mısın bütün bunlara... hazır mısın sonunda ölüp ölüp dirilmeye…
              muneccimbiri
              "bana bunu neden yapıyor?" sorusunu kendinize sıkça sorduğunuzu fark etmenizdir. sorudaki belirtili nesne önemli değildir, zaten şunu, bunu ya da onu diyemediğiniz için soru bu biçimdedir. olur da o kişiye bu soru sorulur, karşılığında "neyi?" cevabı alınırsa aşık olmaya başladığınızı fark etmeyecek birine denk gelmişsinizdir. yeterince uyanıksa, " özellikle yapmıyorum" cevabını da alabilirsiniz. bir de yeterince akıllıysa neden yaptığını sizin bulmanızı isteyecektir. bir adım ötesinde, aşık olduğunuzu kabullendiğinizde, bu sorunun cevabı kendiliğinden gelecektir..
                kafatamircisi
                lise 2 deyim rahat bir 13-14 sene olmuş ilkokul öğretmenimden sonra ilk kez bir kıza aşık oldum. her ne kadar esmer sevsem de, bu sarı saçlı, yeşil gözlü kız beni benden alıyor. rölanti de giden kalp atışlarım onu görünce maksimuma çıkıyor. hani çizgi filmde aç kalan kahramanın yemek kokusunu burnuna çekmesi gibi, çekerken de ayaklarını yerden kesip, pişen yemeğe doğru uçması gibi peşinden gidiyorum. öyle alelade, sessiz, sedasız... çoğu erkek böyledir arkadaş, bir kızı seversin, onun güzelliğinde kaybolursun, titrersin onu görünce, fakat bir türlü açılamazsın. ben de öyleyim ona karşı. monica bellucci'nin oynadığı malena karakteri gibi güzelliğine takılıp peşinden yürüyorum. okuldaki diğer kızlar gözüme buğulu gelirken o malena gibi sürekli parlıyor. kalbimin taa ortasına ışıklar saçıyor, fakat ben sessizim işte. cesaretim yok konuşmaya. gizli polis gibi onu takip ediyorum "kalbimi çaldın seni tutuklamam gerek" diyemiyorum,
                  baldbritney
                  onun sevdiği şeyleri sevip, sevmediklerinden nefret edersin. düşünceleri seninle taban tabana zıt dahi olsa o savunuyor diye ılımlı yaklaşırsın, ailesini, çocukluğunu, arkadaşlarını, sevdiği rengi, sevmediği yemeği, korkularını merak edersin, ona bir zarar gelsin istemezsin, ona zarar vermesi muhtemel kişileri ondan uzak tutmak, ona zarar getirecek durumları ortadan kaldırmak istersin, stalk yaparsın* tanımadığın hemcinslerinle muhabbet etmesinden, onlarla vakit geçirmesinden hiç hoşlanmazsın. onların kim olduklarını merak edersin, şu an ne yapıyor? kim var yanında? mutlu mu? birşeye ihtiyacı var mı? vs. sürekli onu düşünürsün, anlarsın ki iş işten geçmiş artık geçmiş olsun.
                    plastickardashian
                    bir keresinde çok hoşlandığımı fark ettiğim için yeni bir müzik listesi hazırladım. içi şirin sevimli kalbi hop hop yapan şarkılarla dolu. çünkü hayatın fon müziği olmaması canımı çok sıkıyor ve duruma el atıyorum. sonra buluşmaya giderken taktım kulaklığımı böyle seke seke yürüdüm. buluştuk ve terk edildim. şimdi gülüyorum ama o zaman çok acımıştı. hayır yani sen o kadar uğraş, şarkıları topla, liste yap, 3 saat dinleyemeden yalnız kal. vallahi en ölü yatırımım.
                      monaiman
                      Aşık olmayı zayıflık olarak görüyordum hep, evet hâlâ da öyle. Yani aşık olmasam bile hoşlandığım olmuştu, ve fark ettiğim o anda kaçtım. Hem ondan hem kendimden. Asla itiraf etmekten yana olmadım, tekrar öyle bir şey olasa yine itiraf etmem. Ben böyleyim.
                        badideasensei2
                        Bu o kişiyle ikinci karşılaşmamızda farkına vardığım bir durumdu. Uykum gelmişti , parkama sarılıp uyumak için kafamı sıraya koydum. Tam uykuya dalacağım gayet keyfim yerinde biri geldi çarptı bana. Biri özür diliyor ama umurumda değil. Tam şapkayı kafamdan çıkardım ve sinirle tepki göstereceğim. Aydınlandım, karşımdakinin ışığı gözlerimi alıyor 😶 Çocuk özür diliyor ama tepki dahi veremiyorum, kaldım öylece. Ertesi gün daha yakından tanıdım, o konuşuyor ben dinliyorum sadece bıraksalar tüm gün dinlerim. Böyle.
                          myheartofstereo
                          Aşık olduğumda aklım: sevmiyorsun ki sevsende bitecek zaten uzatma bence ama çok karizmatik bee tipte yakıyor hani seni seviyorsa nolur ... olmaz ki yine sen kimseyi istemiyorsun hayatında ama platoniklikte yakışmaz fazla abartmadan bitir... 1 ay sonra... 🎶AFFET BENİ AAKŞAMÜSTÜÜ🎶...
                          /
                          0

                          Tarihe Göre

                          İçerik bulunamadı.