/39c3875e9871c1c7d3c8e2e4653ed9d8e20106ba/53616c7465645f5fad433dee3020652b32b8f6b8e59fcd14a92606f3a4847c374bba7d6082cf4e20189776e0edd50b1a3b0d301f1f2c2249b268f5f3c9dfe427c50afc09845cd2cb728b5ed690889c82f501ef4986014e56fe639e433d6d32de4c8115b75518c6068db13a5019d88c61.jpeg "catherine-earnshaw")
Geçmiş olsun. "Seni hiç aldatmayacağım", "ben dürüstüm" vs diyen nefs sahibi hiçbir varlığın aldatmadığını ve yalan söylemediğini görmedim şimdiye kadar. Büyük konuşmakta üstümüze yok, iş söze geldi mi şövalyeyiz mübarek.
Aldatılanın aldatmasındaki olay, (1) hak etmeyen birine hak etmediği bir sadakati göstermenin verdiği pişmanlıkla bağlantılı. İyi niyeti defalarca suiistimal edilen her insan kötü olmaya karar verebilir.
Gururluysa aptal yerine konduğunu düşünecek, hassas biriyse kendini aşağılık hissedecektir. Bu hislerden kurtulmak için birtakım yollara başvuracaktır elbette. İt piç olmaya karar verenlerin ve ciddi ilişkiden kaçıp çok eşli takılanların birçoğunun zamanında sağlam kazıklar yediğini düşünüyorum.
(2) Kötü ilişkiler yaşamış ve aynı zamanda sevgi, ilgi ve yakınlık açlığı olan grup en tehlikelisi ve geneli kadınlardan oluşur. Bunlar hayatlarındaki insana saygı duymuyorlarsa, güvenmiyorlarsa ve ilgi görmüyorlarsa onu her an harcayabilirler. Arkasından "sevmiyorsa ayrılsaymış o zaman" deriz biz de masum masum.
(3) Karşı taraf aldatmamış da olsa da aldatıldığını düşünüp aldatanlar. Bunlar karşılarındakine asla güvenmeyen kimselerdir, ilişkilerinde güven yoktur, inşa edilmesi gerekir.
Her aldatılan aldatır demiyorum ama aldatma ihtimali yükselir.