/3a9a5a02fb30676a46b1ce66f775710c73eda27d/53616c7465645f5f50572106b1b37b31690ae2b6533a99bc930166cd32166d759345952e0cc9ccf4ce72b00eb8327a7b36cd9e73701c5ea380c4874cbc6e797e8bff44da1627c99ecb4dc8ff7902283f118246202ad4c5a848fac97067bbd03f32d191f663a9d3d457a9b6d08b0600c6.jpeg "silmarillion")
Kız arkadaşıma ve bana bir gün bursa carrefour starbucks'tan iki kahve alayım dedim, kızı araçta bırakıp tek gittim barista kıza adımı söyledim yazsın diye adıma ayar oldu, "ay ne güzel isim ya" demesiyle göz göze gelmemiz sonra da "ay afedersiniz" demesi ve kızın o durumundan çok etkilenmem peşpeşe gerçekleşti. Gözlüklü minyon esmer bir hatundu, saçlarını güzelce toplamış falan kız arkadaşım olmasa oradan alıp yürürdüm. Starbucks'ta baristalar genelde iyi kalpli olabiliyor, bir tanesi yine şimdi kapanan bir alışveriş merkezi var korupark'ın karşısındaydı, o alışveriş merkezindeki kısa saçlı barista kız aldığım şeyi beğenmedimi içemediğimi gördü, yanıma geldi kendiliğinden ve bedava daha içimi hoş güzel başka bir şey verdi, diğerini de almadı. Bunlar starbucksla ilgili iki çok güzel anım. Daha çok anım var da bunlar top. Yani starbucks'ta kuyruk olmasının birçok sosyal yönü var, insanların hoş vakit geçirmesini, güzel anılar biriktirmesine aracı olan bir marka. Ha şimdilerde gidiyor musun diye sorsan eskiye nazaran daha az, çünkü hem oturacak yer zor bulunuyor hem de insan kalitesinde sıkıntılar oluşmaya başladı ufaktan..