imailahorsilahh
    Günlerden birgün yine bütün alemi titreten çekiciliğim, diri vücüdüm ve seksiliğimle yolda yürüyordum. Tabii bir rutin olarak, Starbucks'tan venti boy badem sütlü Chai Tea Latte'mi aldım. Kulağımdaki 3.nesil kablosuz kulaklığımda ise Spotify premium listemden Rihanna "come here rude boy boy" çalıyor. Arada da kolumdaki apple watch'tan saatimi kontrol ediyorum. Zira akşam üzeri mühim bir davete katılacağım, ancak sağlığımı asla ihmal etmeyeceğim için yürüyüşünü aksatmadım. Vücüdümdeki yağ oranı %8'dir.. Neyse. O sırada da karşıma yakışıklı 2 metre boyu, kaslı bacakları, Louis Vuitton pantolonu, Gucci gömleği ve karşı konulamaz omuzlarıyla bir yiğit çıktı. Damarlı kollarıyla mor bir köpek tasması tutuyor ve hayvanıyla bir baba şefkatiyle ilgilenerek seksi seksi yürüyordu. "raahhh vay amk evladı, tuvalette ekmek mi yedin it" dedim. O sırada Botega Venneta gözlüğünü işaret parmağıyla aşağı indirerek o yeşil su gözlerini, benimkilerle buluşturdu. Bir ejderhaya dönüşmek üzereydim yangınımdan.. Ahhh yanımdan geçti, bu kokuyu nerde olsa tanırdım zira burnum bir koku gurmesi kadar hassastır. Giorgio Armani idi, her neyse. Göz kırptı ve yoluna devam etti. Kalbim çılgın gibi çarpıyordu. Evime tüm mükemmelliğimle döndüm. İnstoştan bir dm.. O yağız yiğit.. Benimle görüşmek istiyordu.. Ertesi akşam sözleştik, müthiş seksi bir kıyafet giyindim ve onu beklemeye başladım limuziniyle tam söylediği saatte geldi, araçtan inerek kapımı açtı ve elimden zarifçe tutarak koltuğa oturmama yardımcı oldu. Tanrımmm hayalleri süsleyen o harika erkek sonunda beni bulmuştu. Yemeğe gelmiştik, muazzam lüks bir restaurant'ı kapattırmıştı.. Çalışan tüm personele karşı çok kibar ve tatlıydı. Yemekten sonra bir kahve içmek için beni evine davet etti, bu tatlı daveti geri çeviremezdim zira tam fanfinifinfon havamdaydım.. İçeride oturmuş kahveleri beklerken birden bire çubuklu pijamalarıyla içeriden çıkageldi. O andan itibaren libidom adeta atom bombası atılmış Hiroşima /Nagasaki gibiydi.. Kabalık etmeden oturmaya devam ettim. Kahveleri bana yaptırdı gene ses etmedim, onun eviydi ve uyumlu olmaya gayret ediyordum. Birden bire çubuklusunu kaldırıp göbeğini yarınlar yokmuşçasına kaşımaya başladı, ve yine gözlerim bombalanmış İkiz Kuleler ve narin kalbim Çernobil 'di. Dayanamadım ve "ehhhh yeter artık allahın hanzosu" diyerek tepkimi koydum. Ve o da bana kaşlarını çatıp "boroso bonom ovom so no no?" dedi. Tanrımmm böyle bir Yunan heykeli nasıl Cro Magnon' a dönüşebilirdi?... Oradan gözlerimde yaş kalbimde sızı o seksi suratına bir tokat aşk ederek koşar adımlarla çıktım. Ve her yerden engelledim. Öyle ki onu gördüğüm mevkide de bir daha yürüyüş yapmadım.. Ve hatta o güne dair geçtiğimiz güzergahtan, yemek yediğimiz restaurant'a kadar tüm kamera kayıtlarını sildirdim. Zira böyle bir yaban ile yan yana gözükmek istemem. Biraz daha ileri giderek bizimle muhatap olan tüm personele hafıza sildirme teklifinde de bulundum. Böyle barzo hurr çocuklarıyla asla işim olmaz kızlar,sizin de olmasın.

    Günün En Popüler Başlıkları