smyrna354235
    Poyraz ve Ayaz ismindeki bebeklerini 6 Ekim 2017'de dünyaya getiren Sevinç Çelik, Lina isimli ilk çocuğu ile birlikte süperfetasyon bebeklerini de büyüttü. Yaşadıkları süreci fantastik olarak nitelendiren Çelik, geçen süre zarfında yazar kimliği ile de öne çıktı. Dijital bir platformda felsefi öğeler içeren bilim kurgu ve fantastik kitaplarını yayınlayan Çelik, bundan sonraki kitaplarını basılı olarak yayınlamayı hedefliyor. ANNE ÇELİK YAŞADIĞI DURUMU ŞU CÜMLELERLE İFADE EDİYOR; “İKİZ GİBİ AMA DEĞİL” “Bir aylık hamileyken tekrar hamile kaldığımı öğrendim. Süperfetasyon tanısı konuldu. Bu vakanın dünyada sadece 11 kişinin başına geldiğini, bizim ise 12. vaka olduğumuzu öğrendik. O dönem çok şaşırdık, korktuk. 1 yaşlarında bir kızım daha vardı. İkiz gebelik gibiydi ama aslında ikiz gebelik değildi. Ailemizde de hiç ikiz gebelik durumu yoktu. Tahmin etmediğimiz bir şeydi. Dolayısıyla hem heyecanlı hem de ürkütücü bir süreçti. Poyraz ve Ayaz ekim ayında 5 yaşında olacak. Ben ilk Poyraz'a hamile kalmıştım. Bir ay sonra da Ayaz'a hamile kaldım. Ancak ikisi de aynı gün doğdu. Kucağıma ilk kez Poyraz'ı getirmişlerdi. Ayaz'ın getirilmediğini gördüğümde korkmuştum. Ayaz 1 kilo 500 gram doğmuştu ve 20 gün kuvözde kaldı. Şu an Ayaz'ın gelişimi Poyraz'a göre daha geride. Şu anda onun gelişimini takip ediyoruz” dedi. YAZAR OLMAK İSTEMESİNİN KAYNAĞI İSE ÇOCUKLARIYDI. “Çok fazla kitap okuyan bir insanım. Özellikle dünya klasiklerini okumayı çok seviyorum. Çocuklar henüz birkaç aylıkken yazmaya karar verdim. Onlar benim ilham kaynağım oldu. Kitaplarımı da bilim kurgu ve fantastik türünde yazıyorum. Aynı zamanda felsefi öğeler de içeriyor. KİTAP YAZARKEN ÇOCUKLARINDAN İLHAM ALDIĞINI SÖYLEYEN SEVİNÇ ÇELİK ÇOK GÜZEL CÜMLELERLE ŞUNLARI SÖYLEDİ; “Geleceğe insan yetiştirmek bir sanat derdi babam. Çocuklarımın mükemmel olmasını, çok iyi, çok başarılı ya da her alanda en olmasını çok düşündüm. Bu çocuklara yapılan bilinçsiz bir kötülük aslında. Kimse mükemmel olmak zorunda değil, ya da herkes bir işte en’ olmak zorunda da değil. İnandığım bir şey varsa her şey anını bekliyor. Şu akıyor ve yolunu gerçekten buluyor. Bizler yalnızca çocuklarımıza ayna olabiliriz. Onlardan istediklerimizi yapmadığımızda o ayna çatlar ve çocuk ileride bir birey olduğunda hüsrana uğrar. Yetişkinlerin bir çoğu geçmişte onlara dayatılmış çoklar ve enler yüzünden şu an tam anlamıyla yapamamanın tatminsizliğini yaşıyor. Bu da mutsuz bir toplum demek. İşte bunları düşünerek aklımda oturan bir kurguya yedirmek, çocuklarım başta olmak üzere insanların kalplerine dokunmak istedim.” Sevinç Çelik işte yaşadığı durumu ve süreci bu cümlelerle anlattı.
    https://destanotocekici.com/
    KONYA'DA BULUNAN BİR AİLE MESELESİ

    Günün En Popüler Başlıkları