asit
    İsminden de anlaşılacağı üzere enteresan ve bir o kadar da hayatın toz pembeliğini kaldırıp kenara bırakan ve iç burkan bir film. Hayatın acımasızlığı-sertliği, baş kahramanımız Mahsun'un, 'çıkma ekmek var mı' ? (Ekmek kırıntıları) sorusuyla tokatı yapıştırıyor yüzümüze. Hemen hemen herkesin hayatında az çok tabutta rövaşata denediği zamanları olmuştur. Varolmak için hayata tutunacak sebepler aradığı zamanlar. Mahsun'da soğuktan korunabilmek için araba çalıyor bir şekilde geceyi üşümeden geçirdikten sonra arabayı geri yerine getirip bırakıyordu. Ama Reis'in de dediği gibi ; soğuk olan hava değil insanlardı. İnsanlar soğuktu, hayat soğuktu. Peki neden Tabutta Rövaşata? Derviş Zaim, Mahsun karakterinin çaresizliğini ''sıkışmışlıkla'' tasvir etmiş. Rövaşata geniş bir alanda ters dönerek atılır ama bazen hayat dar bir tabuttan ibarettir. Hayat, bazen insanı görmezden gelir ve insanın bu çaresizliğiyle sıkışmışlığı onu daha da sivrilterek agresif ve isyankâr bir hale getirir. Bu davranışlar zamanla isyana dönüşür ve bu tamamen insanın varolma çabasıdır. Tıpkı başrolümüz Mahsun'un çok sevdiği ve çaldığı arabaların içinde, sohbet ederek gezdirdiği tavuskuşunu çaresiz aç kaldığında yemeye çalışması gibi.. Sanat filmleri, dram ve dramayla ilgilenenler kesinlikle izlesin derim. Ve bu tarzda yazılan çekilen eserler varsa tavsiye edilebilirsiniz. Filmin Tamamı ;
    https://youtu.be/2cwad_Y1g24
    https://youtu.be/2cwad_Y1g24

    Günün En Popüler Başlıkları