mert_21
    Cenab-ı Allah'ın kürsüsü bütün gökleri ve yeri kuşatmıştır. Ateistler, dünyada estirilen dinsizlik rüzgarının verdiği etkiyle üşüterek, bir yaratıcıya olan inançlarını kaybetmişlerdir. Ne tenâkuzdur ki, giydikleri spor ayakkabının bile kendi kendine oluştuğuna inanmazlar, ancak akıp gidişi dakika şaşmayan güneşin, ayın ve dünyanın, zincirleme bir tesadüf sonucu kendiliğinden oluştuğunu iddia ederler. Görünen ve bilinen her şeyin kendiliğinden oluşan bir patlamayla (Big bang), tesadüf eseri rayına oturduğuna inanırlar. Fakat aklını biraz çalıştıranlar bilirler ki, dünyada gördüğümüz bütün patlamaların sonucunda hep bir yıkım vardır, yapım değil. 10 katlı eski bir bina patlatılıp çökertildiğinde, kapılı, pencereli, çatılı ve dubleks bir ev haline dönüşmez. Yıkık bir harabe olur. Veyahut izlediğiniz Filmlerde mesela, benzin deposuna kurşun yemiş olan bir Mercedes, patladığında Audi’ye dönüşmez, pert olur! :) Bir insan hiçbir ayet işitmemiş olsa bile, bu basit ölçülerle kıyas ederek, her eserin bir sanatçısı olduğunu bilebilir. İslam alimleri, tarih boyunca gerek Ehli sünnet dışı bid'at akımların takipçileriyle, gerekse Yahudi ve Hristiyan din adamlarıyla münazara yaptıkları gibi, yaratıcıya inanmayan Ateist bilim adamlarıyla da ilmi tartışmalara girmişlerdir. Bu alimlerin önde gelenlerinden biri olan, mezhep imamımız İmam-ı Âzam Ebu Hanife'den (rahimehullah) iki örnek vereyim: Rum asıllı bir Ateist, ulema ile münazara eder ve Ebu Hanife'nin hocası Hammad hariç hepsini susturur. Ona karşı kimse yeterli malumatı ortaya koyamaz. İmam-ı Azam o vakit çocuktur. Hammad, Ateistin aynı şekilde Ebu Hanife’yi de susturmasından ve İslam’ın bundan zarar görmesinden endişe eder. Ebu Hanife, hocasına gider ve “Ben Allah’ın yardımıyla o Ateistin hakkından geleceğim.” der. Hocasına moral veren Ebu Hanife, onunla birlikte münazaranın akdedileceği camiye gider. Ateist minbere çıkar ve tartışacağı kişiyi ister. Çocuk olduğu halde, karşısına Ebu Hanife çıkar. Ateist yaşına bakarak onu küçük görür. Ebu Hanife - “Yaşla insanları kıymetlendirmeyi bırak da, ne söyleyeceksen onu söyle!” der. (Yaş putuna sarılıp insanları küçümseyenlere, imamın bu sözü çok güzel bir örnektir.) Ateist Ebu Hanife’nin cesareti karşısında dona kalır. Bir zaman sonra kendini toparlar ve Ebu Hanife’ye sorar: (devamını yanıt olarak alta yazdım)

    Günün En Popüler Başlıkları