kshmr
    Tezimin devamı ; Devlet buna ( Sanatçıya) yeterli öz veriyi, korumayı verememiştir. Çünkü devlet " Bilinçli halk " istemez. Sorgulamasını istemez, çocuklara okullarda Dostoyevski okutulmaz. Çünkü eleştirmesi istenmez, zira okurken. Hocam kağıdıma bakmak istiyorum diye öğrenciden bir talep geldiği zaman, " Fazla puan verdiysem alırım " diye öğrenci tehdit edilerek ket vurulma işlemi gerçekleştirilirdi. 1960, 1970 , 1980 bu konuda Türkiye'nin kırılma noktalarıdır. Zira bu ülkede kitaplar sobalarda yakıldı insanlar içeri girmesinler diye. Kitap okudu, bulundurdu diye insanları içeriye attılar. Bu şekilde sanattan habersiz bir toplum inşa edilmiştir. Biraz daha kronolojik olarak gidersek; Köy enstitüleri kapatılmıştır, sırf komünizm yayılıyor diye. Bu şekilde Anadolu insanı tiyatrodan, sanattan uzak kalmıştır. Eskiden insanlar köylerinde kadın/erkek tiyatro oynarlardı fakat bunun sonrasında, kadınla erkeğin bir araya gelmesi engellendi ve kadının Anadolu toplumunda olan yeri ortaya çıktı. Bundan sonra gelen nesiller, kadınla erkeğin yan yana olmasını kaldıramadı ve eleştirmeye başladı. O yüzden millete namus bekçiliği aşılandı ve toplumun genel yapısı oluşturuldu. Bundan sonra yapılan her eylem toplumda yer bulamamaya, insanların ümitlerini kaybetmesine yol açtı..... Diye uzar gider. Kısacası " Sanat Toplum İçindir "

    Günün En Popüler Başlıkları