/4ff5f4d29ccb0acf6f993941e3de0461b51eea7b/53616c7465645f5fbc41aebc5854edde01754fcbca5331befcafeb135175234d10a2bf9e0b6068caf240b96bd819dc7535ab1d50e790e4fc7f118bc7fc0fcb0f47433c7be8e9f2d5496e9e021ef74da9719c03ecc23bbdfb0f73f0284e68d83932416c08f90cb34a96b46be822389678.png "_sofia_")
Dünya'da 5.000 i aşkın dil var. Aslında dillerin kökeninin bir dil olduğu fikri 20. yüzyıl başlarında tartışılan bir fikir olsa da-ki bu fikrin adı la langue soleil-güneş dil diye geçer- geçerli değil artık. Her kavmin yüzyıllar boyunca konuşma becerisini geliştirip, önce nesnelere ardından da kavramlara bazı sessel işaretler atamasıyla ve bunları zamanla belli bir sistematik üzerinde temellendirip dilin kurallar bütünü olan gramatiğini ortaya çıkarmasıyla ilkel dillerin oluştuğu, ardından da başka dillerle olan etkileşimleri gerekse kendi içsel dinamikleriyle değişir, önce ağızlara bölünüp sonra da ağızların da evrimleşerek başka dillere dönüşmesi. Evrimleşmede de benzeşmeler kaçınılmazdır.