/14b362a6403aab6b67e8c5ee416e4bb46fbad9d6/53616c7465645f5f9c45880d430bf4378d4d1c64c515e911d05c171353f557ae5ab60f7681bef792d8224a19a9dcb354d657f04b402055526f7ba93b6dee741227e2c657151e522114a79983a50762daeebf65d58f9eb3cce275311f443384a75743b110cd73c8db4823060b8e5eccba.png "rahat")
emlakçıda çalışırken çok çapkın bir patronum vardı. yazlık yerdeydik zaten hiçbir zaman ofiste olmazdı. eğer kaçamak yapacağı zaman da güzelce tembihlerdi bizi sağlam yalan uydururdu ikimizin de ağzından aynı şey çıksın diye. yenge de kıskançtı valla aşırı kıskançtı.
bana gündüzden dedi oğlum ben burdayım haberin olsun diye tamam abi dedim yarım saate kalmadan yenge geldi. nerde benimki diyor ama belli yani altından bir şey çıkacak. dedim abla burgaz tarafındaki çiftlikte müşteri var. az önce ben ordaydım dedi. aha dedim şimdi sıçtık. ara bakayım benim yanımda dedi arayayım abla dedim.
aradım açar açmaz abi selam yenge yanımda diyerek açtım. panikledi bizim salak da eee diyor sesi duyuluyor benim telefondan. abi şimdi nerdesin dedim o da numara yaptığımı sandı burgazdaki çiftlikteyim oğlum elli kez mi söylicem dedim telefonu aldı elimden yenge bir güzel küfür etti çıktı gitti. o gün patron gelmedi ertesi gün anlattığı yalanları söylüyor. ben bile inandım şerefsize. şeytan tüyü vardı zaten.
milletin patronuna bak bizim patrona bak anasını satim