/9242650831edb527b21b99ec7ef0ee82a49d02e3/53616c7465645f5f9f6c26ff3501bee129308a760a9ecb51eea3ec746d1a32bf39475e4cfb50a03ab847c24670fa45d4d0d2cb86add540d880ed606f56c638c0bcf68e10f0162129ad950ecc9911b96bb029193784bfc41b473098e841d7d329ac603be5bc98eeb32f6f34b6e34dd74c.jpg "40cmcetvelrevised")
Bu olayı karakterden çıkarak anlatacağım.
Lise hazırlıkta çok hoş ve tatlı bir kızla aynı sınıftaydım. Adını vermemeye karar vermiştim ama olayı daha iyi anlamanız için vereceğim. Kendisinin bunu göreceğini düşünmüyorum. Adı Selin. Neyse, aramız baya iyiydi. Her gün mesajlaşırdık. Müzik önerileri filan veriyordum. Bruno Mars'ı ona ben tanıttım. O zamanlar da çok utangaçtım. Çok iyi hatırlıyorum, bir gün beni kolumdan tutup heyecanla biriyle tanıştırmak istiyordu. Konuşmamız için bekliyordu. Ben de dedim onu tanıyorum. Sonra şöyle bir olay oldu. Ben bir arkadaşımla birlikte sınıftaydık. Teneffüstü ve ikimiz hariç kimse yoktu. Selin'in not defterini masasının üstünde duruyordu. Hatta bir ara moda olan köpekli defterler vardı ya onlardandı. Ben de defteri karıştırmaya başladım. Ödev var mı diye bakmak istemiştim. Öyle güzel bir kızın bana bakacağını düşünmüyordum. Gördüğüm şey karşısında şaşıp kalmıştım. Bir sayfanın üst kısmında Cengiz (benim ismim) yazıyordu ve i harfinin noktası yerine küçük bir kalp vardı. Sonra defterin devamına baktım. En son sayfada tüm sayfayı kaplayacak büyüklükte aynı şeyi yazıyordu. Cengiz "i" nin üstünde nokta yerine kalp. Sonra hazırlığın son günü oldu. Bana ailemden biri dışında kimse o güne kadar sıkı sarılmamıştı. Büyük ananem ölüm yatağındayken bana o kadar sıkı sarılmıştı. Ben çekilmeye çalışsam bile bırakmıyordu. Bana da kulağıma seneye tekrar görüşelim gibi bir şey söylemişti. Ben de yazın mesaj ile açılmayı denedim. O mesajıma bir yanıt geldiğini hatırlamıyorum. Ertesi yıl aynı sınıfta değildik. Onun yerine birkaç kere yanında olan her erkeği benimle tanıştırıyordu. Sanki arkadaş olmamızı istiyordu. Bana çok önem veriyordu. O erkeklerle merhaba merhabadan ileri gitmiyordu. Sonra bu başlığın sorduğu sorunun cevabını vermek istiyorum. Selin'in yanında hep olan çok yakın bir arkadaşı vardı. Zeynep o erkeklerle tanışma sırasında Selin'in yanındaydı. O gün tek başına gelmişti. Bana tek bir şey söyledi. Sana özel bir şey söylemem lazım dedi. Ben üniversite sınavına bile girerken o kadar heyecanlanmamıştım. Kalbim sanki ağzımda atıyordu. Ben de aradan 7 yıl geçmiş olmasına rağmen hala gözümü kapatınca aklıma geliyor. O an. Ben de korkumdan (hala utangaç biri olarak) "Hayır" diye bir cevap verdim. Bir başka ilki de bu anda yaşadım. Işınlanma gerçek olmuştu. Selin öyle bir şekilde yok olmuştu ki arkasından gidemedim. Sonra işler kötüleşiyor. O yılın yazı yine açılmak gibi bir salaklık yaptım. Mesajla yine. Kızı reddettikten sonra nasıl böyle bir aptallık yaptığımı bilmiyorum. Selin tam üç kere aradı mesajı attıktan sonra. Ben de üçünü açmadım. Ardından mesajlarla sanki suçsuzum gibi benimle oyuncak gibi oynama tarzında mesajlar yazıyorum. O da bana ben seninle oyuncak gibi oynamıyorum asıl sen oynuyorsun gibi mesajlar atmaya başladı. Hakaret de etmeye başladı. Hak etmiştim. Bu da yetmezmiş gibi en yakın erkek kankası bana "kardeşim" gibi bir mesaj attı ama ben direkt engelledim.