/813bea41f58024549d039044b2cac7ec63903d80/53616c7465645f5fbbf62c7ed4873ddad3f59008d05f5c422feed7adb1f3ec9a4575be2d2dba1837a7cd993558c938933db93e73ba34a1ef19f81ce2a03a7c75477dbed5651739b7580b4c6fac61de835f6d9c7ab92510904576380da7e77cd95d67e70017686584442eebbd12c8c4d0.png "madam-aylak")
Batı'da yaşayan insanların yorgunlukları ve Doğu'da yaşayan insanların yorgunları birbirine belirgin olarak ayrılıyor gibi geliyor bana.. Batı'da yaşayan insanlar yaşama tutunmak adına geçim derdine düşmüşken Doğu'nun insanı daha minimalize hayatlar içerisinde yaşama tutunuyor. Burada esas ayır edici nokta ise İNSANLIK..
İnsan her yerde insandır evet, lakin çeşitli etkenlerin bu duruma izin vermediği de aşikar bir durum. Burada birilerini suçlamak ne kadar doğru bilemiyorum.. Herkesin bir hayat derdi var ve bu dertler İnsan olmamızın önüne geçiyor gibi.. Tahümmülsüzleşiyoruz, tüketiyoruz, fedakarlık yapmak istemiyoruz, sevmeye korkuyoruz, kör cesarete kapılıyoruz ve hatta nankörleşiyoruz...
Batı insanı Doğu insanı olarak ayırmak çok doğru bir hareket değil belki ama farkları ve kesişim noktalarını göz ardı etmek de çok doğru değil.. Kesişim noktaları çok darken farklar her geçen gün artıyor.
Üzerine tartışılması gereken bir konu olarak düşündüm..
/5a962a6b12cbc635208d11793b0f2c423c35258c/53616c7465645f5fcc7454ca96843bc855801c0a5a146ad8b21df2a13b48e7cdd10c388f25e102cf973d4e0351352c5b7dda76621a4a9c8393e0009248ec44f51de4fb69d9bcda0fd84e902d48c33b2481516852869b70fab510c47dc9f9129c7e9d051d6ec0a5713ab630d1c6374c6e.jpg)