ilsasilem
    Dün gece rüyama girdi bu durum. Çocukken yaşadığım ama bir türlü kimse üzülmesin diye dillendiremediğim günlerimi haykırdım resmen. Şu intihar eden çocuk ve arkasında bıraktığı ''Bir ev ve bir araba için tüm ömrümü harcamak istemiyorum'' sözünden çok etkilendim sanırım.. Benim anne babam ben çocukken hep çalıştılar. Diğer arkadaşlarımın olduğu gibi bir yaşantım olmadı çoğu zaman. Çünkü o kadar çok çalışıyorlardı ki, ailecek güzel şeyler yaşamaya çok vaktimiz kalmıyordu.. Öyle kıskanıyordum ki anne ya da babasıyla bir paylaşımı olan arkadaşlarımı. Kızamıyordum anne ve babama çünkü hep '' Çocuğumuz için çok çalışıyoruz, o daha iyi yerlere gelsin istiyoruz'' derlerdi. Bunca yorgunluk, çaba sırf ben daha rahat bir yaşam süreyim, her şeyin en iyisini giyeyim, en kalitelisini yiyeyim diyeydi. Anne- babalar bu durumda çok daha faydacı bakıyorlar ya da öyle sanıyorlar. Sanıyorlar diyorum çünkü bir çocuğun maddi fayda beklentisi manevi faydasından önemli değil. Çocuğunuzun içinde bıraktığınız o boşlukları hangi oyuncağı alsanız da, yılın yalnızca 1 haftasında hangi otele götürseniz de dolduramıyorsunuz, dolduramayacaksınız. Çünkü çocuklar büyüyünce ona aldığınız güzel oyuncakları değil onu yalnız bıraktığınız anları hatırlıyor ve onun boşluklarını, kırgınlıklarını yaşıyor.. Üstelik çocuğunuzdan ayrı kaldığınız onca anın ''birikimi'' olan parayı çok talihsizce bir anda kaybedebiliyorsunuz da.. O zaman anlıyorsunuz aslında boş bir çaba ile geçtiğini ömrünüzün ve çocuğunuzla geçecek en kıymetli zamanlarınızın.. O yüzden çocuk çok haklı aslında. Çoğu insanın ömrü saçma bir çaba ile boşa geçiyor. Ve bu yalnızca kendini değil çevresindekileri de etkiliyor..

    Günün En Popüler Başlıkları