/304929edc93173c45a295dde70d3de27a4f45aa2/53616c7465645f5f97a766edaaea04160faca1671c0f0210c99bfe74aa49c7b7d1f2e62155518ba1d92d1b49b62f5a56a731bfb3e84abea548bd443d62176773a6eaeb47a56300c40530bb95ece4a1a7019eebf74259e4ff021012bb211b02174208e02309751f39c19be935bbe49c7b.jpg "jr.aykut")
Sebep her ne olursa olsun. Ekonomik, ailevi, kişisel, toplumsal, siyasi. 18 yaşında bir genç. Daha devlet gözüyle çocuk statüsünden yeni çıkmış bir insan umutsuzluk yüzünden intihar ediyor. Son yazdıklarına bakılırsa, gayet de olgun bir insan. Üstüne tez yazılması gereken bir intihar vakası belki. Ve şu da bir gerçek; memlekette Furkan gibi binlerce hatta yüzbinlerce insan var. Yaşlısıyla genciyle. İşsiz, parasız, çalıştığı işyerinde angaryadan kaynaklı aşırı iş yükü, ekip arkadaşlarının işveren yalakalığı, mobbing vs. Hepsini frenleyen birşeyler var ölmemek için. Maalesef ki Furkan, freni patlamış kamyon misali ayrılıp gitti aramızdan. Suçlu kim peki, Furkan'ı bu duruma düşüren sistem mi, kendi deyimiyle ilgisiz kalan ailesi mi, sayısız sorunla baş etmeye çalıştığı işvereni mi, yoksa mücadeleden kaçarak kolay yolu seçip kendi canına kıyan kendisi mi? Ne diyelim veya ne denir bu durum karşısında? Allah rahmet eylesin, ailesine ve özellikle de Furkan ile aynı durumda olan yaşam ile ölüm arasındaki çizgide gidip gelen tüm insanlara sabır versin.