/02da4885aebbfd7c07ef78ebb3ba9e6b20728d40/53616c7465645f5fc9f890f53bc7a1b91c81ea2c5d9e03ef1d79a2bdef6a98955682d9cab34c2a11b06cbda3ca3379e6cfcf5674a2446c90831c8256350386a87634bf52565bdd8b32f158b6ab170286ee6757e0f5b6d717ad7802609ba8a9dad1dbbe2c3ec2ad6013ff104f1cc16833.jpg "_umut_")
Duygusallık derecesine göre kişiden kişiye değişen bir durum bu. Aşkın da miktarı vardır. Çok saçma gelse de evet var. Duygusal olmayanlar ve sevgi duygusunu hafif, az yaşayanlar bu kadar rahat bir şekilde aşka inanmıyorum diyebiliyorken karakterinde duygusal ağırlık olan bir insan bunu demeyi aklının ucundan bile geçirmez. Ben de sokakta otobüste gördüğüm 10 tane kızı bir günde beğeniyorum yada o gün bana samimi davranan herhangi bir kızı 1 hafta düşünebiliyorum ama bunların hoşlanmak olduğunu da biliyorum. Aşk dediğin şey birinin senin için yaptıkları veya birlikte yaşadıklarınız doğrultusunda kendini gösteren veya hiç göstermeyen birşey olabilir. Etkisi de buna göre artık azalır. Çoğu kişinin yaptığı hata şudur ki: Ya aşık olunur yada olunmaz. 1 veya 0. Hayır öyle değil. Elektrik düğmesi değil bu. Herkeste farklı olur herkeste aynı şekilde olmaz.