964
30 Nis 2021
Ateistlerin Tuhaflıkları ve Ateistlere Reddiye
Big Bang Teorisinde ele alınan büyük patlamanın dışarıdan bir etki olmaksızın kendiliğinden gerçekleştiğini
iddia ediyorlar; ama bunu da ispat edemiyorlar. Bu patlamayı fizik kurallara bağlıyorlar, ama o kuralların nasıl oluştuğunu
ve nasıl işlerlik kazandığını açıklayamıyorlar.
Bing Bang Teorisinin ve entropi yasasının evrenin ezeli olduğu düşüncesini çürüttüğünü göremiyorlar Çünkü Bing Bang
Teorisi evrenin başlangıcı olduğunu ileri sürerken aynı zamanda sonunun olduğunu bildirmektedir Bu teoriye göre evrenin
genişlemesi belli zaman sonra büyük çöküşü getirecek sonunda ısısal ölüm denilen olay gerçekleşecek ve evren başlangıç
haline dönecek, hatta tümüyle yok olacak. Bu senaryoya göre evrenin bir geleceği olmadığı gibi evrimin de bir anlamı
kalmamaktadır
Göremedigimiz için Tanrı’ya inanmıyoruz diyorlar ama bütün dinlerin bir gün sonu gelecek türü asla göremeyecekleri ütopyaya inanıyorlar.
Bir şey açıklanabiliyorsa Tanrı ya gereksinim duymaz” iddiasında bulunan ateistler acaba bir arabanın bütün mekanizması
açıklanabiliyorsa, fabrikasına gerek yoktur mu demek istiyorlar ? Evrendeki kanunları ve bunların işleyişini keşfetmek ve
açıklamakla o kanunları ve işleyişi yaratıp ortaya koymanın farkını bir türlü kavrayamıyorlar
Evrim Teorisinde iddia edilen ilk canlının ya cansız maddeden ya da kendiliğinden türediğini katı bir inanç yani
dogma haline getirmelerine şaşırmıyorlar da Yüce Allah tarafından Hz. Âdem’in cansız topraktan yaratılması inancına
şaşırıyorlar
And olsun biz insanı, çamurdan, bir sülâleden (süzülüp çıkarılmış çamurdan) yarattık. Mü’minûn Suresi 12. Ayet
Çamurdaki elementlerle insan vucudundaki elementler birbiriyle tamamen aynı oksijen-karbon-hidrojen-nitrojen-kalsiyum-fosfor-potasyum-sülfür-klor-sodyum
Magnezyum-silikon-demir-çinko-bakır-boron-kobalt-vanadyum-iyot-selenyum-manganez-molibden-krom
Kur’an’da gökler ve yer birlikte anıldığında bütün bir kâinatın kastedildiğini bilmiyorlar. Bu yüzden
Rahman: 33. ayetinde Yüce Allah’ın “göklerin ve yerin sınırlarını aşıp geçemezsiniz ve onların dışına çıkamazsınız”
ifadesinin kâinatın tamamının dışına çıkamazsınız anlamında olduğunu anlayamıyorlar. Ayette uzay geçmediği halde
“Kur’an uzaya çıkamazsınız diyor” diye bir de iftira atıyorlar.
Kur'an da Evrenin Genişlemesi bilgisi yok diyerek iftira atıyorlar
Biz göğü ‘büyük bir kudretle’ bina ettik ve şüphesiz Biz (onu) genişleticiyiz
(Zariyat Suresi: 47) Bu ayette geçen “sema (gök)” kelimesi Kur’an’ın pek çok yerinde uzay ve evren anlamında kullanılır.
Nitekim burada da bu anlamda kullanılmıştır ve evrenin genişleyici olduğu bildirilmiştir.Türkçeye “Şüphesiz Biz
genişleticiyiz olarak çevrilen Arapça “innâ lemûsiûn” ifadesindeki “mûsiûn” kelimesi, “genişletmek” anlamına gelen “evsea”
fiilinden türemiştir. “Le” ön-eki de takip ettiği isim ya da sıfata vurgu ekleyerek “çok fazla” anlamı katmaktadır.
bu ifade; “Biz göğü veya evreni çok fazla genişletiyoruz” anlamı taşımaktadır. Bilimin varmış olduğu sonuç da aynıdır.
9- Bir Müslümanın dini, ırzı, namusu ve vatanı tehlikeye düştüğünde savaşmaktan kaçmayacağını bilmiyorlar.
“Kur’an savaşa teşvik ediyor”, diyerek onda hata bulduklarını zannediyorlar. Kur’an’ı açıklayan Hz. Peygamber’in
“Savaş istemeyin ama şayet kaçınılmaz olduysa yani saldırıya uğradıysanız sakın savaştan kaçmayın” (Müslim “Cihad” 20)
sözünü bilmiyorlar. Kur’an’daki savaşla ilgili ayetlerin bu hadiste çizilen çerçevede olduğunu anlayamıyorlar. İslam,
isminin köken anlamında olduğu üzere barış dinidir. Barış asıldır, savaş geçici bir çözümdür. Bu, bir insanın
hastalandığında tedavi olması veya ameliyat olması gibidir. Bir saldırı veya kuşatma durumunda şayet tek seçenek ve
çözüm savaş ise Müslüman, vatanının bağımsızlığı ve milletinin özgürlüğü için ölümü göze alarak savaşmaktan kaçınmaz.
Müslüman, savaşa ölmek veya öldürmek için değil, özgürce ve değerleri çerçevesinde yaşamayı teminat altına almak için
gider. İslam devletler hukukuna göre sivile, kadına, çocuğa, yaralıya, din adamlarına ve benzerlerine dokunulmaz.
İslam’a bu şekilde saldıran ateistler, kendilerine benzer ateist olan Stalin gibilerinin işledikleri cinayetleri ve savaş
suçlarını görmezden gelirler.
10- çinli ateistler çevrelerce köleleştirilen işçi sınıfının varlığına yönelik bir açıklama getiremiyorlar
ne işçilerin kötü çalışma şartlarını ne de ücretlerini iyileştiriyor Kapitalist Batı zavallı işçilerin alın teri
ve kanları üzerinden servetlerine servet katıyorlar Bu gerçeği görmek her nedense ateistlerin
işlerine gelmiyor islam gittiği yere barış düzen huzur getirir.islam gelmeden önce öz kızlarını diri diri gömen halk savaşa
giderken yavruları olan köpeği rahatsız etmemek için yolunu değiştirecek hale gelmişdir.
11- Göremedikleri için Tanrı’ya inanmıyorlar ama dinlerin bir gün sonu gelecek türü asla göremeyecekleri ütopyaya inanıyorlar.
Bir şey açıklanabiliyorsa Tanrı ya gereksinim duymaz” iddiasında bulunan ateistler acaba bir arabanın bütün mekanizması
açıklanabiliyorsa, fabrikasına gerek yoktur mu demek istiyorlar ? Evrendeki kanunları ve bunların işleyişini keşfetmek ve
açıklamakla o kanunları ve işleyişi yaratıp ortaya koymanın farkını bir türlü kavrayamıyorlar
Olum peygamber bu kadar çabalamadı belki ya. Kendini komik duruma düşürüyorsun bırak kim neye inanıyorsa inansın.
Adem bey siz kimsiniz sanki unlu bir bilim adami gibi sallamissiniz. O kadar fizik konusunda cigir acan bilim insanlari bilmiyor, siz mi biliyorsunuz ? Bende ateist degilim ama sozler kosku de izlemiyorum. Gerci siz kadir misiroglu'nu ustad (!) Olarak goren birisiniz, bir sey diyemeyecegim. Ama musluman bilim insanlari serisine devam et güzel gidiyor 👍
Anlat anlatma demiyorum ama ateistlere ya da dinlere sıcak bakmayan insanlara da bu kadar tepki göstermeyin.
Ateistlere takıyorsunuz ama hangi dinden olursa olsun herkes kendi dinine saygı duyulmasını istiyor.
Kendinizle çelişip başka başka insanları "Reddiye diyerek" dışlamayın.
Biraz da boşverin milletin ne düşündüğünü.
Dünya’nın en eski bu mushafı araştırmacılar tarafından titizlikle incelenmiş ve elimizdeki Kuran’la aynı olduğu bildirilmiştir. Kuran’ın sayfalarına ait fotoğraflar üniversitenin internet sitesine yüklenmiş olup herkese açıktır.
22 Temmuz 2015 tarihinde BBC’nin web sitesinde “Birmingham Üniversitesi’nde bulunan En Eski Kur’an Parçaları” (Oldest Koran Fragments found in Birmingham University) başlıklı bir makale ile Dünya bu Kuran’ı tanıdı. Üniversitenin Hristiyanlık ve İslam Profesörü David Thomas ile yaptıkları röportaj da haberde yer aldı. Thomas, bu Kuran’ın Muhammed peygamberi gören insanlar tarafından yazıldığını ve elimizdeki Kuran’la uyumlu olduğunu ve elimizdeki Kuran’ın değişmemiş olduğunun kanıtı olduğunu belirtti. [2]
Eski Diyanet İşleri Başkanı Dr. Tayyar Altıkulaç ta, 10 yıllık çalışma sonucunda en eski orijinal 4 mushaf ile günümüz Kur’an-ı Kerim’ini kelime kelime ve harf harf kontrol ederek, aralarında herhangi bir değişikliğin olmadığını kanıtladı.
Akkulaç, Orijinali Topkapı Sarayı Müzesi’nde bulunan ve Halife Hz. Osman’a izafe edilen Mushaf-ı Şerif’i, Kahire’de bulunan ve yine Hz. Osman’a ait olduğu söylenen El-Meşhedü’l-Hüseyni mushafı, Taşkent, Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nde bulunan mushafı ve San’a mushafını harf harf inceledi, elimizdeki Kuran’la karşılaştırdı. İlk asırda yazılmış bu Mushafların hepsinin elimizdekiyle aynı olduğunu birkaç kitapta anlatmıştır. Örneğin HZ. ALİ’YE NİSBET EDİLEN MUSHAF-I ŞERÎF (SAN‘Â NÜSHASI) adlı kitabında tüm San’a harf harf göstererek anlatmıştır.[4]
KAYNAKLAR
Fedeli, A., Early Qur’ānic manuscripts, their text, and the Alphonse Mingana papers held in the Department of Special Collections of the University of Birmingham. 2015, University of Birmingham.
https://www.bbc.com/news/business-33436021 .
https://en.wikipedia.org/wiki/Birmingham_Quran_manuscript .
Altıkulaç, T. (2011). Hz. Ali’ye Nisbet Edilen Mushaf-ı Şerif: San’a Nüshası. İstanbul, İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA).
Adem,şu reddiyelerini başka yerde yazsan olmuyormu?Ayrıca herkesin senin gibi düşünmesini beklemekte çok akıllıca değil.Bu sonuçta kişisel bir karar,birak kim neye istiyorsa inansin.