/813bea41f58024549d039044b2cac7ec63903d80/53616c7465645f5fbbf62c7ed4873ddad3f59008d05f5c422feed7adb1f3ec9a4575be2d2dba1837a7cd993558c938933db93e73ba34a1ef19f81ce2a03a7c75477dbed5651739b7580b4c6fac61de835f6d9c7ab92510904576380da7e77cd95d67e70017686584442eebbd12c8c4d0.png "silivri")
Ezel dizisiyle hayatımıza giren bu şiir, gerek dizinin hikayesi gerekse şiirin arkasında çalan müzik dolayısıyla romantize oldu.
Ancak Oscar Wilde bu şiirde bayağı bayağı bir kadın cinayetini anlatıyor.
Bir adam 2 yıl önce bir kadınla evlenmiş. Evlendikten bir süre sonra kadın eski soyadını kullanmak isteyince adam kadını dövüyor ve ayrılıyorlar. Bir süre sonra adam kadının bir ilişkisi olduğu dedikodusunu duyuyor. Bir de mektup alıyor beni bir daha rahatsız etme diye. Adam kadını son bir kez konuşmak için çağırıyor, çıkan tartışmada da usturayla boğazını kesiyor.
İdama mahkum ediliyor. 3 haftalığına Reading Zindanı'na götürülüyor. O arada eşcinsellik suçundan 2 yıllık mahkumiyeti olan Oscar Wilde da orada. Adamın hikayesinden, hal ve tavırlarından çok etkileniyor. Bu şiiri yazıyor.