/813bea41f58024549d039044b2cac7ec63903d80/53616c7465645f5fbbf62c7ed4873ddad3f59008d05f5c422feed7adb1f3ec9a4575be2d2dba1837a7cd993558c938933db93e73ba34a1ef19f81ce2a03a7c75477dbed5651739b7580b4c6fac61de835f6d9c7ab92510904576380da7e77cd95d67e70017686584442eebbd12c8c4d0.png "sonnokta")
"Aşkım, bizimkiler seni soruşturmuş"
"Bu ay adetim gecikti" (Yapmayın sürprizi kaçıyor)
"Eski sevgilimle hâlâ arkadaşız" (Çağır gelsin. Ben de benimkileri getireyim de akşam halı saha maçı yapalım)
"Hani ilk sevgilin bendim"
Bir de stalk itirafları vardır.
"Eski sevgilim araba almış"
"Eski sevgilim Paris'e gitmiş"
"Eski sevgilim sakal bırakmış"
"Beni bunun için mi terketmiş"
Organizasyon yapılır. Ormantik bir mekan ayarlanır. Başbaşa yemek yenmek istenmektedir ve o cümle kurulur. : "Aşkım, Ayşeler de bizimle gelsin mi" He amk. Anan da gelsin.
Ahmet ile arkadaştır. Yıllar sonra duyulan cümle. "Biz Ahmetle lisede çıkmıştık." Şimdi mi söylenir lan bu. Önceden söyle de tenhada kıstırıp, (yani konuşmamız insanları rahatsız etmesin diye) medenice! uzak durmasını rica edelim. Lavuk götümüzün dibinden ayrılmıyor.
Uzun süre görüşül(E)memiş bir hatun kişi, erkek tarafından tanıştırılır. Hatun çok güzeldir ama kadına göre fazla hareketleri fazla samimidir.
"Sen Buğra'yı nerden tanıyorsun" Ne cevap verilirse verilsin. Süt kardeşiyiz bile dese o top ordan dönmez. Fitil ateşlenmişse göZümüzde patlar.
Fırça yendiği an kurulan cümlelerin ters teptiği anlaşılır. "Ben böyle demek istemedim" dense de aslında demek istenilen tam olarak odur. Sıçtıkça sıvanır bir durumdur. Gittikçe boka sarar.