Fyodor Dostoyevski'nin Yeraltından Notlar adlı kitabında absürdizm dibine kadar işlenmiş.
+ umutsuzluk en yakıcı zevktir, özellikle de içinde bulunduğun durumun çaresizliğini açıkça kavramışsan.
+ küçülmekten bile zevk almaya kalkışan bir adamın, biraz olsun öz saygısı kalır mı?
+ ne çare ki gevezelik, daha doğrusu elekle su taşıma, her zeki adamın kaderine yazılıdır.
+ doğrusu, şahsi çıkarlara dayanan bir sistemle insanlığın ıslah olacağını iddia etmek, bence, hemen hemen... “buckle”ın medeniyetin insanları yumuşattığını, bu sebeple onları daha az vahşi, daha barışçıl hale getirdiğini iddia etmesine benzer.
+ namuslu adamların korkak ve köle ruhlu oluşu yalnız zamanımıza, tesadüf sayılacak bazı koşullara bağlanamaz, namuslu insanlar her zaman korkak ve köle ruhlu olmalıdır.
+ okumaktan başka yapılacak isim, gidecek tek yerim yoktu çünkü çevremde saygıya layık, beni kendine çekebilecek bir meşguliyet bulamıyordum.
+ düpedüz bir adam için çamurlanmak ayıp sayılır, halbuki bir kahraman istediği kadar içine dalsın, nasılsa çamur ona bulaşmaz.
+ hile ile his kolay bağdaşır.
+ yalnız bir de şu var liza; insana yalnız keder, acı batar da saadetimizi fark edemeyiz.
+ birini tanıdım “çok sevdiğim için sana eziyet ediyorum, kıymetini bil” derdi. aşkın insana böyle şeyler yaptırdığını, insanın sevdiği kimseyi üzmekten hoşlandığını bilir miydin? bunu en çok kadınlar yapar.
+ sevgini bulunmadığı yerde, akıl da arama.
+ kolay elde edilmiş bir saadet mi, yoksa insanı yücelten bir ızdırap mı daha iyidir?