/f9528b252d4dbe20af888ac5f3cb884fadd5a61d/53616c7465645f5fc9c54612537deb0abd162514b088354006422289bdb1650a3931ad41fb685c7f57c3b9776570cb02bc2cb6271ba818e238b9873ebf901d875414b04be3d47780e435fe72db88c589776433c3d760b722d32efa7db55606f941d0a6a65fc14120e8c3d8839d5718ce.jpg "seyit-yildiz1")
Banyo kazanı kullanılırdı çünkü o zamanlar ya da küçük tüpün üstüne büyükçe bir kazan konurd. Bizimki banyo kanazıydı.banyo hamam gibi olurdu. Kazanın altına kova konur sıcak su yarıya kadar doldurulur,üstüne soğuk su eklenerek uygun hale getirilirdi ama ne hikmetse annem başta suyu hep sıcak ayarlar ve benim aaahhh sesim sonrası biraz daha soğuk su ikave edilirdi. Annem hunharca kese yapardı ki diğer pazara kadar ne mümkün kir tutmak. Bir de sadece kilot olurdu ve o bölgeye sıra gelince annem keseyi bana verir arkasını dönerdi. Ben utanmayayım diye. sonra harıl harıl yanan sobalı odaya geçiş ve sobanın başında dikiliş. Bazen de kuruması için ebiseler o sobaya eklenen bir askıya asılırdı. Tırnaklar da o gece kesilirdi. 43 yaşındayım ve şimdiki açar açmaz gelen sular,duş jelleri, şampuanlar vs. o zeytinyağlı sabunun kokusunun verdiği iç huzurunu vermiyor. Ağlattın lan beni