turkdilbilim
    Oxford İngilizce Sözlük (Oxford English Dictionary/ OED) geçtiğimiz mart ayında yayınladığı “yeni sözcük listesi” başlıklı bildiride “”deli sözcüğünü OED’de ilk defa yayınlanan bir madde başı olarak takipçilerine sundu. Bir kaç ayda bir yapılan bildirilerde sözlüğe yeni ve ilk defa giren sözcüklerin yanı sıra, madde başlarına eklenen yeni tanımlar, yeni anlamlar ve güncellemeler belirtiliyor. 2020’nin Mart ayında “deli, n.1: “A member of a former light cavalry unit within the Turkish infantry that served as the vizier’s personal retinue and acted as a shock troop.” Yani Osmanlı döneminde vezirin kişisel maiyeti olarak görev yapan Türk piyadesi içinde oluşturulmuş bir şok birliği olarak hareket eden hafif süvari biriminin bir üyesi olarak tanımlanmıştır. Deli sözcüğünün Osmanlı Devleti’nde maiyet askerlerinden bir zümrenin ismi olarak kullanıldığı anlamına TDV‘de şöyle değinilmektedir: Mecazen “korkusuz, gözüpek, atılgan” anlamında kullanılan deli kelimesi, tarih terimi olarak delice cesaret ve atılganlıklarından dolayı bir askerî zümreyi ifade eder. XVI. yüzyıl kaynaklarından Tabakātü’l-memâlik’te deliler, divaneler (vr. 143a), Mohaçnâme’de ise dilîrler, dilâverler (s. 50, 54) şeklinde geçen delilere sonraları delil denmesinin (Cevdet, VI, 11; Lutfî, II, 191) mâkul bir izahı yoktur. İlk ortaya çıkışları hakkında kesin bilgi mevcut değilse de XV. yüzyıl sonlarından itibaren ve esas olarak XVI. yüzyılda istihdam edildikleri bilinmektedir. Menşeleri hakkında da fazla bilgi bulunmayan deliler kendilerini ve ocaklarını Hz. Ömer’e nisbet ederler ve, “Kalpaklarımız Emîrü’l-mü’minîn Hz. Ömer’in çizmesinin koncuğudur, ocağımız müşârün ileyh efendimize mensuptur” (Mustafa Nûri Paşa, III, 83) derlerdi. Mustafa Nûri Paşa bu mensubiyeti delilerin İranlılar’a şiddetli düşmanlıklarına bağlamaktadır. Kadere iman ve tevekkülün verdiği “yazılan başa gelir” düsturunu prensip edindiklerinden deli süvarileri tehlikelerden kaçınmazlar, cesaret ve kıyafetleriyle düşmanı şaşırtırlardı. Tabakātü’l-memâlik’te, Semendire sancak beyi Yahyâ Paşazâde Bâlî Bey’in ve Bosna sancak beyi Gazi Hüsrev Bey’in delilerinden bahsedilmekte, Mohaç Savaşı’nda Hüsrev Bey’in emrinde 10.000 kişilik deli kuvvetinin bulunduğu belirtilmektedir (vr. 143a). XVII. yüzyıl Avusturya savaşlarında Tiryâkî Hasan Paşa ve Lala Mehmed Paşa’nın delileri büyük kahramanlık göstermişlerdir. Marsigli bunları gönüllü ve beşlüler gibi serhad kulu süvarileri arasında saymaktadır. Akıncılar gibi eyalet askeri statüsünde olan ve başlangıçta sadece Rumeli’de ve sınır beyliklerinde kullanılan deliler Türk asıllı olabildikleri gibi Slav, Boşnak, Arnavut, Hırvat ve Sırp gibi yerli halkların özellikle iri yarı, cesur gençlerinden de seçilebilirlerdi. Bunlar sefere ordunun önünde giderler, savaş sırasında gözlerini budaktan sakınmayarak düşman saflarını yarar, taburlarını deler, canlı esirler alarak onlardan düşman hakkında bilgi edinilmesini sağlarlardı (İbn Kemal, s. 69). Karakter sınırı var ama devamı burada
    https://turkdilbilim.wordpress.com/2020/08/30/oxford-ingilizce-sozlugunde-deli/
    Oxford İngilizce Sözlüğü’nde “Deli”

    Günün En Popüler Başlıkları