Bu arada tarafsız cevabın için de teşekkür ederim. Bir de şunu düşünüyorum dahi olmak zaten yalnız olmak demek bir anlamda ve zekanın da çok çeşitli yönleri var. Tamamen ölçülebilen bir şey değil. Ben mesela Nikola Tesla hayranı sayılırım. Çok başka insanları inceledim bu anlamda hepsinde gördüğüm bir özellik vardı. Çok not tutuyorlardı. Ama Nikola Tesla düzenli not tutmazmış. Basitçe icatları hayalinde canlanırmış. Yani bizim yıllarca üzerinde çalışıp belki de göremeyeceğimiz şeyleri Nikola Tesla hayal edebiliyormuş. Einsteinın hayal gücüne olan vurgusunu da düşününce Nikola Teslanın bu özelliği daha da bir anlam kazanıyor ve ne kadar zeki olduğunu biraz da olsa kavrayabiliyoruz. Ama bu demek değil ki Nikola Tesla aynı zamanda sosyal bilimlerde, insanlar konusunda ve din gibi günümüz temel bilimlerine kıyasla daha soyut mevzularda da benzeri bir yeteneğe ve zekaya sahipti. Yani zekanın çeşitleri ve bilinmezliği de burada bizim tartışmamızı etkiliyor. Henüz kimin ne anlamda ne kadar zeki olduğu çözülebilen bir şey değil ve IQ testleri de bu konuda yetersiz görülüyorlar. Ve bu insanlar tek başlarına sorunları çözmeye, yalnızlığa alışmışlar. Bu yüzden kendi eşsiz tecrübeleri de muhtemelen tanrıya olan inançlarını etkiliyor olmalı. Biz de bu insanları ne tam olarak kavrayabiliriz ne de inanç gibi soyut bir konuyu onların seviyelerine çıkabilecek bir dil ile onlara aktarabiliriz. Muhtemelen de aktarabilen olmadı.