senblrsn
    Öncelikle selam dostum, Bu sorunu çözmeye kafa yoran birilerini gördüğüm için çok hoş oldum kendimce. Çünkü bu sorun bende düşünmekten kafamda sivilce oluşturan sorulardan biriydi bir zamanlar. Bu soru o kadar norm olmayan bir soru ki basit cevaplar verenlere ikna olmakta kalben bir tatminsizlik hissettiriyordum her zaman. Belki de soruya yakışıtıramadığım bi "Cevap Tatminsizliği" yaşadığımdan mıdır, bilemiyorum ama sonuç olarak onca kişilerle yaptığım brainstorming sonucunda elde ettiğin bir şey oldu mu, dersen: Kısmende olsa ,oldu! 1./ Tanır mısın , bilmem ama Denizli'de Protestan Kilisesi Başpastörü İsmail Serinken'in kendi makale, söyleşi ve kitapları bu tür konulara çok yönelimci fikirler oluşturmuş kitaplardan oluşur. Örneğin Güneş İnsanları adlı kitabı bilim&kurgudaki düşünce hamlığını bu tür düşüncelerle geliştirmiş olması benim çok hoşuma gidiyor seninde okumanı tavsiye ederim(Günümüzde böyle Türk yazar olması senide şaşırtabilir.) . Şöyle bahsetmişti az meyal aklımda kaldığı kadarıyla : (Burada alıntı yaptığımdan tam anlamayabilirsin ama öncesinde mutluluğu sevgiyle bağdaşmış olduğu gibi vs. konulardan bahsetmişti)" SEVGİ, TANRI'NIN İNSANA BİR LÜTFUDUR. SEVGİYİ ADEM BABAMIZA ,HAVVA ANNEMİZ İLE VERDİĞİNDE O BUNUN KIYMETİNİ ANLAYAMAYIP SEVGİ DOYUMSUZLUĞUNA ULAŞIP, HAKKINDAN FAZLASINI İSTEME GİBİ BİR LÜTUFKARSIZLIK YAPTI(temsili: Yasak elma). ONUN ASIL SEVGİ SERVETİ OLAN HAVVA'YI ONDAN AYIRMASI VE YILLARCA HAVVA'YI ARAMASINA SEBEP OLAN BU OLAYDAN ÖTÜRÜ TANRI, İNSANDAKİ BU BİTMEK BİLMEYEN DOYUMSUZLUĞU EVRENİN HER BİR KÖŞESİNDEKİ VARLIKLARA PAY ETTİ(Bu bir köpek veya bir ağaca duyulan bir sevgi (herhangi bir şey)). İNSAN İÇİN SONLU OLAN BU SEVGİ TABİATTA ADETA SONSUZ BİR PAYLAŞIMLA İNSANIN SEVGİ (MUTLULUK) DOYUMSUZLUĞUNU KARŞILAMAK İÇİN BİR YERLERDE BEKLİYOR İNSAN İSE GEZEREK,GÖREREK YERİ GELİR OKUYARAK BU DOYUMSUZLUĞUNU SON ANLARINA KADAR YATIŞTIRMAYA ÇALIŞIYORR. Bu insanın fıtratı olabilir belki de. Sevgiyi/mutluluğu bir yerde odaklayıp ondan sonra onun bize yetersiz geldiğini hissedip farklı arayışlara girme eylemi(Örneğin, çok sevdiğin bir müziği çok dinlemenin sonunda vermiş olduğu bıkkınlık sonucu yeni bir müzik arayışına benzetebilirsin bu doyumsuzluk hissini istersen). Yani bu arayış belki de insanın yaratılış gayelerinden biridir. Nasıl yaşamımızda nefes alıp-verme, yemek yeme gibi yaşam enerji kaynakları varsa "MUTLULUK" da belki de bu yaşamda bizi yaşama bağlayan bir kaynaktır. Belki de bu yaşama bağlanma enerjisi kaynağı, bittiğinden insanlar intihar ediyor veya bir şeylerden vazgeçiyor. Çünkü bu yaşama bağlanma enerjisi kaynağı, yaşam enerjisi kaynağı gibi bedeni değil ruhumuz besliyor(Kitabı tam hatırlayamadığım için kendi çıkarımlarıma yer verdim haddim kadarıyla). 2./(bu aslında bir sorundan soru doğurmak, olacaktı ama daha fazla okuyan her kimse tebeşir etmemek adına burada noktalıyorum ve KAFANIZDA SİVİLCE ÇIKARTACAK KADAR DÜŞÜNDÜREN SORULAR BULMAKTAN VAZGEÇMEMENİZ UMUDUYLA SAĞLICAKLA KALIN. :)

    Günün En Popüler Başlıkları