Türkçe Şiirin En Kıymetli En Sevdiğiniz Dizeleri
    • Popüler
    • Tarihe Göre
    Vidiom
    Bu başlığa vidio eklemek için telefonundaki dio uygulamasından giriş yap!
      suphelihoroz
      Bu başlık şiir, şair, edebiyat sevenlere adanmış bir başlıktır.... Dünya üzerinde bu kulakların duyduğu en güzel en romantik dizeyi bırakıyorum sizler için, o da Edip Cansever'den geliyor; "Bir kuş olsa, mavilik derdi buna"
        amakafamiznasiguzel1
        Bir kere bahşetmedin gülüm bana adını Benden başka herkese tattırmışsın tadını Bunca yıl çektim hep bu dünyanın gamını Sevdiceğim yollu çıktı, hay s.keyim a.ını
          imailahorsilahh
          En sevdiğim başlıklar... 💙 Adını büyük harflerle başlattığım Hayat Gitgide dayanılmaz oluyor Buzdolabında çocuk ölüleri Sokak korkusu, anason yalazı -Beni niye kimseler sevmiyor? Ki ben Hiçlik’e adanmış bir asansör kuğusu Üçüncü kattan sonrasını hatırlamıyorum Boynumu büküp kıvrılıyorum -Ama niye beni hiç kimseler sevmiyor? Kendi küçük harflerime sığınıyorum... Ahmet ERHAN.       KÜÇÜK HARFLER
            asit
            Eski bir sevdadan kurtulmuşum; Artık bütün kadınlar güzel; Gömleğim yeni, Yıkanmışım, Tıraş olmuşum; Sulh olmuş. Bahar gelmiş. Güneş açmış. Sokağa çıkmışım, insanlar rahat; Ben de rahatım. Orhan Veli - İllusion
              amakafamiznasiguzel1
              gitme, sonbahar oluyorum, sonrası hiç ağaçlar bükmesinler n’olursun boyunlarını neden akşam oluyorum tren kalkınca kırlangıçlar birdenbire çekip gidince mendiller sallanınca neden tıkanıyorum öyle çok acımasız ki öyle birdenbire ki az önceki çiçekler nasıl da diken diken gitme, sonbahar oluyorum, sonrası hiç o sularda çimdik, bitti; köprüleri geçtik, bitti o elmanın tadı orda, o kuş çoktan öttü, bitti artık çocuk değiliz, susarak da bir şeyler diyebiliriz günler devlet alacağı, yıllar bir kadehcik buzlu rakı oyunlar oyuncaksı, oyuncaklar eski şarkı kavaklara oklu yürek çizip duran o çakı nerde şimdi nerde şimdi, nerde o kan sarhoşluğu gitme, sonbahar oluyorum, sonrası hiç... Hasan Hüseyin Korkmazgil ----- Olur mu gecemi yeşile çalmak yıldız çivilemek parmakuçlarıma ölüm kadar çabuksa eğer yaşamak hiç doğmamayı isterdim ama bir kere doğmuşum ölmek yasak Atilla İlhan ----- Rastgele yürürken birden aklına geleyim sızlasın için! Boğazın düğüm düğüm olsun. Ama ağlama, Ağlayamayacak kadar yansın için… Cemal Süreya
                gregory_
                Gemi gelir yanaşır İçi dolu çamaşır İstanbul'un kızları Recep diye ağlaşır Hani benim Recep'im Recep'im Sarı lira vereceğim Almazsan karakola gideceğim
                  sairsel
                  Kahramanların Ölümü Gerilir zorlu bir yay Oku fırlatmak için; Gece gökte doğar ay Yükselip batmak için. Mecnun inler, kanını Leyla’ya katmak için. Cilve yapar sevgili Gönül kanatmak için. Şair neden gam çeker? Şiir yaratmak için. Dağda niçin bağırılır? Feleğe çatmak için. Açılır tatlı güller Arılar tatmak için. Tanrı kızlar yaratmış Erlere satmak için. İnsan büyür beşikte Mezarda yatmak için. Ve........................... Kahramanlar can verir Yurdu yaşatmak için... Hüseyin Nihal Atsız
                    tivayci
                    Sardunyaya Ağıt İkindiyin saat beşte Başgardiyan Rıza başta Karalar bastı koğuşa Ikindiyin saat beşte Seyre durduk tantanayı Tutuklayıp sardunyayı Attılar dipkapalıya İkindiyin saat beşte Yataklık etmiş zaar Suçu tevatür ve esrar Elbet bir kızıllığı var Ikindiyin saat beşte Dirlik düzenlik kurtulur, Müdür koltuğa kurulur Çiçek demire vurulur İkindiyin saat beşte Canların gözü yaşta, Aklı idamlık yoldaşta, Yeşil ölümle dalaşta İkindiyin saat beşte
                      sairsel
                      Ben sana menzil değil sadece bir uğraktım Mutluluk aracını beklediğin duraktım Hüsranı göze alıp giden bakışlarına Gözyaşımla yazdığım adresimi bıraktım. Cemal Safi
                        redblack
                        Kimdir bana gülümseyen yeşillik balkonundan Demek gecelerden sonra nihayet gün doğuyor. Bir gülüşündür gençliğimi döndürdü yolundan; Yanan şu alnım elinin gölgesiyle soğuyor. Güzelsin ya, ne olursan ol, girdin hikâyeme; Çok değil evi barkı terkedip sana uyduğum, Ancak sen tâzelikte gül yaraşır pencereme; Uykusuz gecelerimde kokusunu duyduğum. İğil bak suya, ordadır güzelliğin, gençliğim. Sen gel beni dinle, günlerimiz heba olmasın Yorgun başımı göğsünde emniyette bileyim; Artık taslarımız ayrı çeşmelerden dolmasın Cahit Sıtkı Tarancı
                        /
                        0

                        Tarihe Göre

                        İçerik bulunamadı.