16
2 Oca 2021
Hayatımızdaki İnsanın Doğru Kişi Olduğunun Anlaşıldığı An
Benim için yabancı bir şehirde, sınırlı arkadaşlarla, zor bir okulla mücadele verirken, parasızlık, amaçsızlık ve anlamsızlıklarla dolu günlerde karşıma çıktığı ve çok hasta olduğum bir günde bana bebek gibi baktığı zaman dilimidir. Sabah uyandığımda tüm gece uyumadığını, gözlerinden uyku aktığını, ateşim yükselmesin diye gece boyunca alnımdaki havluyu soğuk tutmak için çaba verdiğini gördüğüm andır. Aşk ve ilişkiler böyle anlarla şekilleniyor aslında. Ayrılık için de geçerli bu durum. Bir anda benim için doğru kişi dediğiniz insanı öyle bir an geliyor ki hayatınızdan çıkarmanız gerektiğini anlıyorsunuz. Ertuğ Uçar, Ayrılığın Haritası kitabında diyor ki, "Yaşanmış hiçbir an yok olmuyor. Aklın koridorlarından geçmiş, hafızanın duvarlarına işlenmiş hiçbir olay yok olmuyor. Sahneye tekrar çıkacağı günü bekleyerek sessizce uyuyor."
Senin için doğru, onun için yanlış olabilir. O yüzden böyle bir şeyin olup olmadığını bilmiyorum.
Çok emin olduğum doğruların yanlış çıktığı da oldu. Tek bildiğim doğru kendimim.
Aynı dilde konuşmaya başlayınca bence. Ortaklıklar çoğalınca. Ortak hedefler, ortak hayaller. İki kişi değil de bir olunduğu zamanlarda bu hisse kapılıyor insan genelde.
İnşallah bir gün ben de hissederim fakat doğru insanı bulduğunu bir anda anlamıyorsundur ya uzun bir zamandan sonra galiba bu doğru kişidir diyorsundur gibi geliyor bana
ikimizinde hayatından kasırga geçtikten sonra beraber el ele verip her şeyi düzeltebileceğimizi anladığımızda
Çok şahsidir, ihtiyaçlara ve içerisinde bulunduğun duruma göre değişir tanım. O an neyin özlemi içerisindeysen onu sana verecek olana doğru kişi dersin bir süre sonra o kişi yanlış kişi olmaya başlar çünkü o durumdan ve hislerden arınmışsındır.