95
20 May 2021
Filozofların Kadınlar Hakkındaki Söylemleri Üzerine Felsefe Öğrenmekten Vazgeçtim
Hayır dedim hazır evdeyken kültürleneyim bir sitede ibni sina ve aristotalesin kadınlar hakkında görüşü diye bir makale okudum okumaz olaydım şu hale bak adamlar ellerinden gelseler tüm kadınlar ölsün erkekler olarak biz bize yeteriz diyecekler
“Kadının ödevi, iffetli olmaktır çünkü kadın şehvetinde ortak olunandır ve nefsine oldukça davetkârdır. Bununla birlikte kadın, çok hilekâr ve akla pek az itaat edendir.”-İbni Sina
Ruhun düşünme yetisi kölede hiç yoktur, kadında vardır ama işlemez, çocukta ise henüz gelişmemiştir… Örneğin erdemden hepsi pay alır ama payları aynı ölçüde değildir; biri yönetenin diğeri yönetilenin erdemidir nicelik değil nitelik farkı vardır. Örneğin susmak kadının şanındandır, oysa erkek için böyle değildir. Özgür bir ev halkının yönetimi monarşidir çünkü her evin bir tek yöneticisi vardır. Bir adamın karısı üstündeki yönetimi devlet adamının yönetimi gibidir. Çocukları üstündeki yönetimi ise bir kralın yönetimi gibidir, kralca bir yönetimdir”.[2]-Aristotales
şimdi ben bu konuda şöyle bir şey demek istiyorum. kadın zevkinden dolayı değil zekasindan dolayı yapar bence böyle şeyleri. yani demiş ya zevkine ortak olunan , ruhu kullanamayan falan.
din kitaplarında geçen bir şey vardır arkadaşlar. bir kadında 9 nefis 1 akıl, erkeklerde 9 akıl 1 nefis vardır diye yazar.
şimdi şunu soruyorum "1 aklıyla 9 nefse hukmedip 9 aklı olanların aklını başından alan mi daha zekidir yoksa 9 aklıyla 1 nefsini bile yönetemeyen mi?"
İlk namus tesettür ayeti erkeklere inmiştir göz kapaklarınızı örtün diye. erkekler önce bunu basarsın sonra kadınlara bok atsınlar.
Felsefe cevabı bilinmeyen sorulara bilinmeyen cevaplar aramaktır
Dönemine göre konuştukları içindir. Zira o dönemler "karanlık çağ " Dul kadınları şeytan olarak görüyorlardı, bekar kadınları azgınlık göstergesi olarak belirliyorlardı. Zira Dünya edebiyatına iyi bakın, kadın aldattığı zaman kendini öldürmek zorunda kalıyordu. " Aşk-ı memnu " ve Gabriel García Márquez'in yazdığı " Benim Hüzünlü Orospularım " gibi kitaplarda kadına biçilen rol her zaman belirlidir. " Ya evlilik Ya Ölüm "
Schopenhauer'un birkaç kitabını okuduktan sonra şok oldum ben de. Kadınlardan bu kadar nefret eden biri olamaz. Şeytan diyor hepimize.
Her filozofun ortaya attığı düşünce kabul edilir olmayabilir. Bu sebeple iki filiozofun dediğine bakıp da felsefeden soğumak saçma olur.
Bu insanların yaşadığı yılları göz önünde bulundurun. Erkeklerin arkalarına kadınlar dizdiği, kadınların alınıp satıldığı hatta doğar doğmaz öldürüldüğü yıllar. Dürüst olalım dünya şunun şurasında 100 bilemedin 200 yıldır kadınlar için eşitlikçi bir yer oldu, ondan öncesinde tartışılmaz bir erkek egemenliği vardı ki hala dünyanın pek çok yerinde durum yine aynı. Bilginler, alimler vb. diye ben onlardan kadınlar konusunda bir atılım beklemem. Düşünceleri de bence dönemlerine göre neredeyse Feminizm. Dediğim gibi dönemleri ile kıyaslayın, şimdiyle değil.
onlarda insan işte, kalıpları yıkmamışlar o sıra, kişilerin söylemlerinden dolayı herhangi bişeyden vazgeçmeni önermem