Bedri Rahmi Eyüpoğlu'nun Karadut Şiirinin Hikayesi
    • Popüler
    • Tarihe Göre
    Vidiom
    Bu başlığa vidio eklemek için telefonundaki dio uygulamasından giriş yap!
      gizemino
      "Karadutum, çatal karam, çingenem Nar tanem, nur tanem, bir tanem Agaç isem dalımsın salkım saçak Petek isem balımsın a gülüm Günahımsın, vebalimsin." diye başlayan Bedri Rahmi'nin Karadut şiirinin hikayesini belki duymuşsunuzdur. Türk Edebiyatı'nın en üzücü hikayelerinden biri yatar bu şiirin altında. Bedri Rahmi 1949'da İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi-Heykel Bölümüne asistanlık yaparken misafir öğrenci olarak gelen Mari Gerekmezyan isimli bir heykeltıraşla bir ilişki yaşamaya başlarlar. Tüm İstanbul'un haberdar olduğu deli dolu bir aşk yaşıyordu bu çift fakat bu çiftin aşkına yakından şahit olan biri daha vardı ki o da Bedri Rahmi’nin evli olduğu eşi ve çocuğunun annesi Eren Hanımdı. Bu aşk karşısında toplum tarafından dışlanan Mari ve Bedri Rahmi herkese rağmen aşklarını yaşıyorlardı. Mariye tüberküloz teşhisi konuldu. İyileşmesi için gerekli olan antibiyotik fiyatları çok pahalıydı, Bedri Rahmi tablolarını yüksek fiyatlara satarak yaşatmaya çalışıyordu Mari'yi ama maalesef Mari hayatını kaybetti. Mari'nin kaybına dayanamayan Bedri Rahmi kendini alkole verdi ve sanat hayatını bıraktı. Bütün bunlara rağmen Eren Hanım, Bedri Rahmi'nin yanında durdu, acısına destek oldu ve onu tekrar hayata döndürdü. Bu vefattan birkaç yıl sonra İstanbul Büyük Kulüp'te gelen istekler yüzünden eşi Eren Hanım'ın orda olmasına rağmen sesi titreye titreye, ağlayarak Mari'ye yazdığı Karadut şiirini okudu. Ortamda bulunan herkes o şiirin Mari'ye yazıldığını biliyordu. 1974 yılında Bedri Rahmi ölene kadar birlikte mutlu bir şekilde yaşadıklarını söylüyorlar. Sizin başınıza da böyle bir olay gelseydi ne yapardınız. Ben, Eren Eyüpoğlu yerinde olsam bu kadar ağır bir olayı kaldıramazdım, ayrılırdım herhalde. Siz ne düşünüyorsunuz?
        cinayetvaraga
        Aklıma bir an "Makber" şiirinin öyküsü geldi. orası da çok trajikti. ama burada durum enteresan. ablada tutkulu bir aşk mı var yoksa günümüzün çoğu kadınında olan çaresizlik mi var bilemedim.
        /
        0

        Tarihe Göre

        İçerik bulunamadı.